Biz Kimiz?

Phoenix, bacalı endüstrilerde karbon emisyonlarının düşürülmesi ve enerji maliyetlerinin azaltılması üzerinde çalışan bir ar-ge, mühendislik ve danışmanlık firmasıdır.

Ne Yapıyoruz?

Phoenix Enerji patentli teknolojisi sayesinde baca gazından paladyum separatörü kullanımıyla %99 saflık oranında hidrojen ayrıştırarak hidrojenin, üretimi, iletimi, yakıt olarak kullanımı ve elektrik üretiminde kullanımı gibi alanlarda danışmanlık, proje yönetimi ve tesis geliştirme alanlarında çalışmaktadır.

Nasıl Yapıyoruz?

Baca gazında bulunan Karbon Monoksit  gazına katalizörlerden geçirilmiş su püskürterek tepkimeye sokulmakta, oluşan reaksiyon sonucu hidrojen elde edilmekte ve paladyum separatörü ile ayrıştırılmaktadır.

Karbonmonoksitin düşük olduğu sistemlerde de metan bozulması ile enerji tasarrufu sağlanabilmektedir.

Kurucumuz Yusuf Furkan Ergür ile röportaj

Girişimimiz otomotiv sektörüne olan merakım sonucu ortaya çıktı. Otomotivlerde kullanılan yanma odasına su püskürtme teknolojisini incelerken CO+H2O=>CO2+H2 reaksiyonunun motorlarda yapıldığını fark ettik. Fakat bu reaksiyon ideal sıcaklığı olan 227 dereceden çok uzak şartlarda yapılmaktaydı. Bu reaksiyon yanma sırasında 700 derecelerde yapılıyordu. Hem Ford Escord RS hem BMW M4 GTS modelinde bu şekildeydi. Bizler ise bu reaksiyonun motorda yapılma gerekçesini hidrojeni ayrıştıran bir ünite olmayışıyla ilişkilendirdik. Bu reaksiyon egzozda ideal sıcaklığında yapılması için tek eksik hidrojeni diğer gazlardan ayrıştırıyor olmaktı. Bizler ise bu konuda çalışarak hidrojeni diğer tüm gazlardan ayıran membranı var ettik. Bu memran sayesinde hidrojen diğer tüm gazlardan saf bir şekilde süzülebilmekteydi.

Bu membranı otomotiv sektörü sayesinde bulduğumuz için ilk olarak orada kullanmayı düşündük. Brisa yolculuğun öncülerinde dünyada bir ilk olarak hidrojen hibrit aracı yaparak ödül aldık. Ardından bu ürünü mevcut arabalara uygulamak istediğimizde onlarca başarılı testten sonra çok büyük bir sorun karşımıza çıktı. Bizim sistemimizde sadece araç çalışırken hidrojen gazı mevcuttu. Fakat tüm güvenlik ve çarpışma testleri araç kapalı durumda iken yapılıyordu. Bu şu demekti eğer bu sistemi denemek istiyorsak tüm güvenlik testlerini yeniden yaratmamız gerekecekti. Böyle zor bir eyleme de haklı olarak hiçbir otomotiv firması girmedi. Bizler de bu hayal kırıklığı içerisindeyken bir gün Safranbolu seyahatimiz sırasında fabrika bacalarına dikkat ettik. Onlarda büyük birer araba egzozuydu aslında. Tam olarak bu sebeple projemizin yönünü ağır sanayiye evirmeye karar verdik ve bir çimento fabrikasını projemizi uygulamaya ikna ederek patentli membranımız sayesinde çimento fabrikasının bacasında 650 metreküp hidrojen var etmeyi ve ayrıştırmayı başardık. Sonrasında ise bu ürünün anlatmanın zorlukları sebebiyle bu membranı 2. Bir üründe daha kullanmaya karar verdik. Bu şu an tüm dünyanın gündemi olan elektroliz cihazı. Elektroliz cihazlarında 2 duruma elektrik harcanır. Bunlardan ilki suyu hidrojen ve oksijene parçalamak ikincisi ise bu iki gazı ayırmak şeklindedir. Bizler bu iki gazı mevcut yöntemlerdeki gibi elektrikle değil bacada kullandığımız membran ile ayrıştırınca aynı hidrojen gazını %50 daha az enerji ile üreten bir elektroliz ürünü var etmiş olduk. Şimdi her iki ürünümüzle ticarileşme sürecimiz devam etmektedir.

Ürünlerimiz çok yeni kendini ispatladı. Bu noktaya kadar yatırım almak şirketin değerini düşürecekti. Bu sebeple henüz yatırım aramaya başladık. Fakat 2022 yılının 3. Çeyreğini 2 endüstriyel ürün satışımızın ilk ödemelerinin faturasını keserek 300 000 USD ciro ile kapatıyoruz.